12
Kuzey Kafkasya
Gagauzları’nın Milli
Kimlikleri
etnik köklerinden uzak bulunmaları, geleneksel
bağların yerleşim yerinde tutulması, başta Kazakistan’da, sonra da Kafkasya’da sağlanan çok
kültürlü ortam, maddi ve manevi kültürün eşsiz
örneklerin korunması, hatta en eski örneklerin
muhafaza edilmesine yol açmıştır. Yapmış olduğumuz alan araştırması sırasında toplanan son derece değerli manevi kültür örnekleri, sadece sanat
açısından değil, aynı zamanda bilimsel açıdan da
büyük değer taşımaktadır. 1988 yılında gerçekleştirilmiş olan bu araştırma sonucu elde edilmiş
ve kayda alınmış “Denizboz”, “Köroğlu”, “Aşık
Garip”, “Tahir hem Zühra” gibi Gagauz Efsanelerinin en ayrıntılı halleri dikkat çekmektedirler.
Liubov Çimpoeş*
Önemli bir gerçekte şudur ki, son yıllarda
farklı ulusal ve kültürel ortamda bulunan küçük
halkların ve kültürlerin kaybolması yoğun bir şekilde yaşanmaktadır. Ancak, halkın kökleriyle ve
yoğun yaşam alanındaki akrabalarıyla olan güçlü
bağı sayesinde küçük halk toplulukların özgünlüğünü ve özelliğini korumalarına yardımcı olur.
Genel olarak Kafkasya’da diğer farklı
halklarla birlikte birçok Türk boy veya kavimleri
de yer almaktadır. Kuzey Kafkasya’da Karaçay,
Malkar, Kumuk vd. Türk toplulukların yanı sıra
XIX. yüzyılda Kabardey-Balkar Özerk Cumhuriyeti’nde mesken yurt edinmiş olan Gagauzlar,
Malkar kardeşleri ile iç içe yaşamaktadır. Maalesef, bu bölgedeki Gagauzlar’ın yoğun yerleşimleri, gerek araştırmacılar gerek ise bilim adamları
tarafından neredeyse yok denecek derecede kadar
bile araştırılmamış ve dünya bilimine, özellikle de
Türkoloji alanına tanıtılmamıştır.
YENİ TÜRKİYE 81/2015
Gagauzlar’ın bölgeye XIX. yüzyılda Kazakistan’dan göç ettiği bilinmektedir. Stolıpin reformları döneminde (1908-1914) Rus hükumeti
tarafından Kazakistan’ın kırsal bölgelerine Vulkaneşt, Etuliya, Gavanosı, Çeşmeköy gibi Besarabya
köylerinden göç ettirilen insanların torunları bugün aynı zamanda Semipalatinsk ilinde ve Özbekistan’da yaşamaktadırlar.
Kafkas bölgesine Gagauzlar’ın ikinci göç
dalgası Çar Rusya İç Savaşından sonra artarak
başlamıştır. İç Savaş döneminde Beyaz Ordunun
teröründen dolayı Kazakistan’da yaşayan Gagauzlar hayat için sakin bölge aramaya başlamışlardır.
Göçün bir başka sebebi de, Gagauzlar’ın soğuk
Kazak kırsal bölgesinde Besarabya topraklarında
alıştıkları hayatı bulamayan insanların, geleneksel
ziraat ve hayvancılık alışkanlıklarını uygulayamayınca yer değiştirmeye mecbur kalmalarıdır.
Ancak her şeye rağmen Kafkasya Gagauzları çok güçlü tarih hafızasına sahiptirler. Ana
Kuzey Kafkasya Gagauzları, etnik grubun yerleşik hayata geçmiş halkları arasında
en az araştırılan topluluklardan biridir. Gagauzlar’ın büyük bir çoğunluğunun bölgeye
XIX. yüzyılda Kazakistan’dan göç ettiği bilinmektedir. Stolıpin reformları döneminde
(1908-1914) Rus hükumeti tarafından Kazakistan’nın kırsal bölgelerine Vulkaneşt, Etuliya, Gavanosı, Çeşmeköy gibi Besarabya1
köylerinden göç ettirilen insanların torunları
bugün aynı zamanda Semipalatinsk ilinde ve
Özbekistan’da yaşamaktadırlar.
Gagauzların Kuzey Kafkasya’ya ilk
geliş tarihleri XIX. yüzyılın sonlarına rastlamaktadır. Buraya Bulgaristan’dan göç ettikleri ve yerleştikleri daha sonra Güney Besarabya’dan Kabardey-Balkar ve Kuzey Osetya
bölgesine yerleştikleri bilinmektedir.
(*) Doç.Dr., Moldova İlimler Akademisi, Gagauzoloji Departman Başkanı. lchimpoesh@mail.ru
(1) Güney Besarabya (Bucak): Prut ve Dinyester nehirleri ile Tuna Nehri ağzının arasında kalan tarihi bir bölgedir. Besarabya’nın önemli
bir bölümü, günümüzde Moldova’nın sınırları içinde yer almaktadır. Besarabya’nın en güneyinde ve kuzeyinde yer alan topraklar,
Ukrayna’ya aittir.
Besarabya topraklarına; tarihin eski dönemlerinden beri İskitler,
Antlar, daha sonra ise Uliçler, Tverler ve diğer kavimler yerleşmiştir. IX. ve X. yüzyıllarda Besarabya önce Kiev Rus Prensliği’nin,
sonra da Galiçya-Volın Prensliği’nin hakimiyetine girmiştir. XIV.
yüzyılın ortalarından itibaren onun Güney kısmı, Moldova Prensliği’nin hakimiyetine girdi. 1538 yılında Bucak Osmanlı İmparatorluğu’nun hakimiyetine girdi. 1569 yılında bu topraklara Nogay
Tatarları adıyle tanınan Nogay Boyları yerleşmeye başladı.
1812 tarihli “Bükreş Barış Anlaşması” uyarınca Bucak ve tüm PrutDnyester alanı Besarabya, Çarlık Rusyası’na dahil oldu. 1813 yılında itibaren bu alan Besarabya adını taşımaya başladı.
Suhotskoye köyüne yakın bir de Nijniy
Malgobek köyü vardır. Bu köy, iç savaş sırasında tahrip edilen Kazak köyünün yerinde
1926’da kurulmuştur. Bu köyde 1918 yılında Sibirya’ya göç ettirilen ve sonradan geri
dönen Gagauz ve Kabartaylar yaşamaktadır.
Sovyetler Birliği zamanında Nijniy Malgobek
köyünde Dimitrov kolhozu (kolektif çiftliği)
bulunmakta olup kolhozun başkanlığı uzun
yıllar boyunca V.G. Arabacı adlı bir Gagauz
yapmıştır.
Suhotskoye ve Nijniy Malgobek köyleri bulundukları Kuzey Osetya’nın Mozdok
ilçesi Gagauzların yerleştiği Kabardey-Balkar bölgesiyle yan yana bulunmaktadır. Kabardey-Balkar’ın Gagauz nüfusunun büyük
kısmı Prohladnenskıy ilçesi Proletarskoye
köyünde ve Yekaterinogradska stanitsasında
(büyük köyünde) yaşamaktadır. 1930’lu yıllarda Gagauz göçmenlerinden oluşan ‘Kızıl
Besarabya’ diye kolhoz (kolektif çiftliği) kurulmuştur.
Kafkas bölgesine Gagauzlar’ın ikinci
göç dalgası Çar Rusya İç Savaşından sonra artarak başlamıştır. İç Savaş döneminde Beyaz
Ordunun teröründen dolayı Kazakistan’da
yaşayan Gagauzlar yaşamak için sakin bir
bölge aramaya başlamışlardır. Ayrıca Gagauzlar soğuk Kazak kırsal bölgesinde Basarabya
topraklarında alıştıkları hayatı bulamamışlar
ve geleneksel ziraat ve hayvancılık alışkanlıklarını uygulamakta zorlanmışlardır.
Sonraki Gagauzların göç ve yerleşim
süreci kendiliğinden oluşup akrabalık veya
tanıdıklık prensibine göre gelişmiştir. Nerede
akraba veya tanıdık varsa oraya göç etmişler,
böylece göçmenlerin bir kısmı o topraklara
1941-1945 II. Dünya Savaşından sonra gelmiştir. Şu ana kadar resmi istatistikler, Kuzey Kafkasya’da yaşayan Gagauzları ‘Bulgar’
olarak kaydetmiştir. Bu uygulama, 1930’lu
yılların sonunda oluşturulmuştur, oysaki o
tarihten öncesinde Gagauzlar, Gagauz etnik
kökene göre kaydedilmektedir.
‘Gagauz’ ethnonym’i (kelimesini) Besarabya’dan Kafkasya’ya göç edenler hatırlamaktadırlar ve muhafaza etmektedirler, Rusların Gagauzları ‘Bulgar’ olarak kaydetmelerine karşın onlar kendi aralarında Gagauz’u
‘Gacal’ şeklinde söylemektedirler.
Ancak her şeye karşın Kafkasya Gagauzları çok güçlü bir tarih hafızasına sahiptirler. Ne kadar millî etnik köklerinden uzak
bulunsalar da, geleneksel bağların yerleşim
yerinde tutulması, başta Kazakistan’da, sonra
da Kafkasya’da sağlanan çok kültürlü ortam,
maddi ve manevi kültürün eşsiz örneklerin
korunması, hatta en eski örneklerin muhafaza edilmesine yol açmıştır.
13
Farklı bölgelerde ve ülkelerde ikamet
eden ve kendi özgün kültürünü muhafaza
eden az sayıdaki Gagauzlar, her zaman araştırmacıların büyük ilgisini çekmektedir. 1987
yılında Moldova Bilim Akademisi Etnografya
ve Sanat Bölümünde Gagauz Bilimi Bölümünün açılmasıyla Gagauzların tarihi ve kültürünü kapsamlı bir araştırma imkânı oluşmuştur.
Bu amaçlara ulaşmak için yeni oluşturulan bilimsel bölümün personeli, Gagauz
köylerine karmaşık folklor ve etnografik seferlerine gitmiştir. İlk sırada etnografik seferleri Toros Gagauzlarına, 1987 yılında Azak
Denizi bölgesine ve 1988 yılında Kuzey Kafkasya Gagauzlarına gerçekleştirilmiştir.
Araştırmanın bölgesi seçiminde öncelikle bilimsel edebiyatta Azak Denizi böl-
YENİ TÜRKİYE 81/2015
Yaşlıların hatıralara göre; artık vatan
toprağı olmuş Bucak’ta o vakitlerde toprak
ve arazi sıkıntısı vardı, bunun için Vulkaneşti
köyünden (şu anda Gagauziya Özerk Bölgesinin ilçe merkezi) bir kaç topraksız Gagauz
aileleri 1899 yılında Mozdok Bozkırına göç
edip Terek nehri kıyısında Suhotskoye denilen kırsal yerleşimi kurmuşlardır. Şu anda Suhotskoye’de Gaguz dışında 19 ayrı milletten
insan yaşamaktadır, onların arasında Ruslar,
Oset, Ahıska Türkleri, Bulgarlar ve diğerleri.
Bunun dışında bu köyde İnguşetya, Orta Asya, Gürcistan, Güney Osetya mültecileri de
bulunmaktadır.
gesindeki (Ukrayna’nın Zaporojye bölgesi)
Gagauz ve Malkar ve Kuzey Osetya (Kuzey
Kafkasya, Rusya Federasyonu) Gagauzları
hakkında bilgi eksikliği esas alınmıştır. Bu
bölgenin seçilmesindeki ana sebep, alanda
yer alan köylerdeki asimile süreçlerin yoğunluğu ve özellikle Gagauzların maddi ve manevi kültür malzemelerinin toplanması gereğinin son derece önemli olmasıdır.
14
Gagauz Bilimi Bölümünün personeli, tanınmış akademisyen etnografları S.S.
Kuroglo, M.V. Marunevıç, folklorcu Lübov
Çımpoeş ve tarihçi Georgiy Kışlalı, her şeyden önce araştırmaların tüm alanlarında olgusal malzemelerin toplanması ve birikimini
yapmışlardır. Sefer sırasında büyük bir bilimsel ve sanatsal önem taşıyan Gagauz halkın
manevi ve maddi kültürünün değerli malzemeleri toplanmıştır. Bu seferin bir başka
önemi de uzun yıllardan beri ilk defa Kuzey
Kafkasya Gagauzları anavatanlarından gelen
soydaşları görmeleridir. Besarabya’dan gelen
Gagauzlar, şaşırtıcı derecede misafirperver,
sıcak, samimi ve cömert bir ağırlamaya şahit
olmuşlar. Yerli Gagauzlar, kendi gelenekleri,
törenleri, folkloru, atalarının hatıraları, çektikleri yaşam zorlukları paylaşmaya çok hevesli olmaları çok önemlidir.
YENİ TÜRKİYE 81/2015
Belki de bu yüzden biz (araştırma yapan kişiler), orada o kadar çok sayıda şarkı,
türkü, mani, dastan, eski melodi, kırsal efsane haline gelen hayat hikâyeleri kaydetmeye
başardık. Kafkasya’da bir ay kaldığımızda
Veliksarov , Kisadcik-Golenko, Punarci, Popazov v.d. evler ve aileler bize yakın akraba gibi
oldular. Bunun için onlara yerden selam ve
kalpten teşekkür ederiz.
1988 yılında gerçekleştirilmiş olan bu
araştırma sonucu elde edilmiş ve kayda alınmış “Denizboz”, “Köroğlu”, “Aşık Garip”,
“Tahir hem Zühra” gibi Gagauz efsanelerinin
en ayrıntılı halleri dikkat çekmektedirler.
Yekaterinogradskaya ve Vinogradnaya
büyük köylerinde ve Malgobek köyünde Veliksarov, Kisadcik-Golenko, Punarci, Popazov,
Radışev, Kirçev, Babov v.d. ailelerde kaydettiğimiz destanların en güzel parçaların eklerde
verilecektir.
Kuzey Osetya-Alania Kabardey-Balkar Prokhladnensky ilçe ve Mozdok bölgede yaşayan Gagauz odaklı çalışmanın ikinci
aşaması, Rusya Bilim Akademisi N.N. Mikluho-Maklay Etnoloji ve Antropoloji Enstitüsünün kıdemli araştırmacısı İrina Aleksiyivna
Subotina tarafından 2005 yılında gerçekleştirilmiştir. Onun bu bölgenin etno-demografik
araştırmaları, çeşitli yayınlarda ve ‘Rusya’daki
Gagauzlar’ adlı yüksek lisans tezinde yer almıştır. Gagauzların yerleştiği eski Soviyet Birliği bölgesindeki ülkelerin Moldova ve Ukrayna’dan sonra üçüncüsü Rusya gelmektedir.
(Kazakistan’da ve Özbekistan’daki Gagauz
halkın kesin sayısı şu günlerde belli değildir).
1959 yılı nüfus sayımına göre Rusya’da sadece 3 bin Gagauz vardır; bunlar şimdiki Güney Federal Bölgesine dahil edilen bölgelerde
ve cumhuriyetlerde yaşamaktadırlar. Onların
karışık yerleşim yeri, Kuzey Osetya, Çeçenistan ve İnguşetya, Kabardey-Balkar diye üç
cumhuriyetlere kısmen dahil edilen küçük bir
sınır bölgesiyle sınırlandırılmıştır.
Arşivden alınan 1959, 1970, 1979 ve
1989 yılları nüfus sayımları ve 2002 yılı tüm
Rusya nüfus sayımının verileri, Kuzey Kafkasya’nın cumhuriyetlerindeki Gagauz halkının
nüfus dinamiklerini izleme olanağı verebilirdi, ancak, maalesef, Kafkasya’da da Zaporojye ve Kazakistan’da gibi Gagauzlar, resmi
kayıtlarda Bulgar olarak kaydedilmiştir. (Yani
Bulgaristan’dan göçmenleri …)
Bu bölgede Gagauzların geliş tarihi
ve sayısının tespiti için araştırmacı İ.A. Subotina, arşiv belgeleri aramaya ve çok titizli
incelemeye, Kabardey-Balkar Devlet arşivin
malzemelerini analiz etmeye, yerel yönetim
organlarının fonlarının ve Kabardey-Balkar
Devlet yönetiminin evrakları incelemek zorunda kalmıştır. Bu çalışmaların sonuçları,
belli bir derecedeki olasılıkla bazı sonuçlara
ulaşma imkanı vermiştir:
Bu süreçler, köylü reformu ile birlikte ve
neredeyse aynı zamanda yapılan toprak reformu, Rusya içerisindeki iç göçleri aktifleştirdi
ve Rusya’nın yeni ilhak ettiği bölgelerin hızlı
kolonizasyonunu sağlayan nüfusun devamlı göç
akışına yol açtı.
1870’li yıllarda bu bölgeye yaklaşık 350
bin kişi taşınmıştır, 19. yüzyılın son yirmi yılı
boyunca Kuzey Kafkasya’ya yaklaşık 760 bin
kişi göçmüştür. Besarabya’ya gelince 19. yüzyılın sonunda tarım nüfusun aşırı artışı bölgelerin
arasında yer alıp Kuzey Kafkasya da dahil olmak üzere Rusya’nın diğer bölgelerine göçmenleri göndermeye başladı.
20. yüzyıl başlarında yerel halklar ile
göçmenler arasındaki ilişkiler çok daha rahat
ve huzurluydu, çünkü göçmenler, yerel halktan
el konmuş arazi değil satın alınmış veya kiralanmış arazileri işletiyorlardı. Ancak zaman gittikçe Kabardey-Balkar’da arazi sıkıntısı sorunu
ortaya çıkmıştır.
1917 yılına kadar (o zaman Küçük Kabardey’e dahil) Tver bölgesinde arazi, ulusal,
sınıfsal, dinsel ve sınıf farklılıkları iç içe girmiş
bulunmaktaydı. Bu durum, Ekim devrimi takip eden ilk aylar sırasında daha da şiddetlenen
gergin durumu yarattı. Besarabya göçmelerinin
arazilerine dağlı halkın baskınları ve çiftliklere verdikleri zararından kaynaklanan ve artan
ulusal gerginlik, o günlerde çok sayıda ekilebilir
arazisi mevcut olan Semipalatinsk iline Gagauzların göçmesine neden oldu. Gagauzların ve
Bulgarların Kabardey-Balkar’dan Semipalatinsk iline göçmesinin olası nedeni, o topraklarda Besarabya’dan göçmenlerin artık yerleşmiş
olmasıdır. Ancak sert iklim koşulları, güneyli
için alışılmış tarımı yapamama ve yanı sıra ülkenin sosyal ve politik durumunun değişmesi ve
özellikle, Kuzey Kafkasya’daki değişiklikler, son
yıllardaki göçmenleri (o zamana kadar en fazla
5-8 yıl geçmiştir),kendi ülkelerine, yani Kuzey
Kafkasya’ya, dönme kararı vermelerini sağlamıştır.
Malgobek köyüne yerleşmiş ve sonra da
Suhotskoye köyüne (şu anda Kuzey Osetya)
yerleşmiş sözde ‘Bulgar göçmenleri’nin isim listesi incelenmesi ve soyadların ve takma adların
karşılaştırılması, o yılların göçmenlerinin %8090’ı Gagauz olduğunu tahmin etmeye neden
olmuştur.
Son yıllarda farklı ulusal ve kültürel ortamda bulunan küçük halkların ve kültürlerin
kaybolması yoğun bir şekilde yaşanmaktadır.
Ancak, halkın kökleriyle ve yoğun yaşam alanındaki akrabalarıyla olan güçlü bağı sayesinde küçük halk toplulukların özgünlüğünü ve
özelliğini korumalarına yardımcı olur.
Bunun kanıtı olarak Gagauzların kendi kimliklerini ve toplum birliktelik ruhunu
yansıtan Kafkasya Gagauzlarının dilinde “Biz
gacallar biri birimizi sayerız yardım ederiz.
Hep barabarız!” deyimi algılayabiliriz.
Son yıllarda Kuzey Kafkasya Gagauzları, Gagauz dili ve kültürünün yeniden canlanması girişimine başladılar. Bir kaç sene önce
Mozdok ilçesinde ‘Kardaşlık’ diye Gagauzların millî kültürel dernek kurulmuştur. Topluma, Mozdok, Suhotskoye ve Nijniy Malgobek sakinleri katılmışlardır. Toplum başkanı
Nijnemalgobek okulunun müdürü Faine Kirçedva’dır ve son yilarda Popazov Aleksandr
oldu. Suhotskoye orta okulu nezdinde Gagauz kültür müzesi faaliyeti sürdürmektedir.
Müzenin sergileri, kapı kapı dolaşa dolaşa birikmiştir. Gagauz kültür günleri düzenlenir.
Yekaterinogradskaya satnitsa (köyü) müzesinde bir kaç bölümler Gagauz için ayrılmıştır. Prohladnoye köyü sakini olan Ekaterina
Semenovna Punarcı ve ailesi Gagauz kültür
çalışmalarına çok büyük bir katkıda bulunmuştur. Yerel tarih meraklısı, halkını candan
15
YENİ TÜRKİYE 81/2015
İlk Gagauzlar, Bulgar, Ruslar ve Ukraynalılarla beraber Devlet Çiftlik Bankasından
bu bölgede arazi alarak 1889 yılında Besarabya’dan Küçük Kabardey bölgesindeki Ahlovo
köyü ve küçük köylerine göçmüşlerdir. Başta
Çerkesler, Nogay, Çeçenler olmak üzere Kuzey
Kafkasya halklarının Türkiye’ye kitlesel göç etmesi sonucunda büyük oranda boş kalan verimli arazinin oluşmasına sebep oldu.
seven bu şahıs etnografik araştırmalarına
aktif yardım sağlamaktadır. Onun sayesinde
halen Gagauz Özerk Bölgesi ile yakın bağları
korunmaktadır. Gagauzya İcra Komitesinden
zamanındaki kültürel desteği alınmadığı takdirde ve Gagauz dil ve kültürünün yeniden
canlandırılması için acil tedbirler alınmadığı
zaman Kuzey Kafkasya Gagauzları, bir iki nesilden sonra tamamen asimile olacaktır, zira
gençler şu anda ana dilini hemen hemen hiç
bilmemektedir.
“Dengiboz destani”
Be Vatan oldu bizä, hey,
Zındanın taşı,
Nerdän gelır - geçärsin,
Bezirgän başı.
Nerdän alır - satarsın,
Hem da bu kumaşı.
Gelişiniz soruşunuz ,çocuk hey,
Аманжолов А.С. О языке гагаузов. // Вопросы языкознания, 1960, № 3.
Uzu da elindä.
Аманжолов А.С. О гагаузах в Казахстане и
их языке. // Проблемы тюркологии и истории востоковедения. Казань, 1964. С. 258-265
Bırda da satarız.
Архив Сектора этнологии гагаузов, Института культурного наследия АН Молдовы.
Булгар С.С. Участие гагаузов в великой отечественной войне 19441-1944 гг. Кишинев: “Б.и.”,
2014. 504 с.
Гагаузы в мире и мир гагаузов. Сост., отв.
ред. М.Н. Губогло. Комрат-Кишинёв, 2012, Том 1.
Гагаузы в мире. 754 с.; Том 2. Mир гагаузов. 1012с.
Державин Н.С. Болгарские колонии в России. Т. 1. (Таврическая, Херсонская и Бессарабская
губернии). София, 1914. 226с.
История и культура гагаузов. Очерки. Подгот. к изд. С. Булгар. Chişinău: Понтос, 2006. 745 с.
YENİ TÜRKİYE 81/2015
1. Folklor metinleri:
Kaynaklar
Архив автора (Чимпоеш Л.С.)
16
Ekler
Hind içindän alırız ,
Yedi yıldır yatarım,
Bän da bu zındanda.
Yoktur kimsele gelsin - sorsun,
Halimi - hatırımı.
Yedi yıldır yatarım,
Bän da bu yastıylan.
Altın kılıç duruyor,
Küfü da paslanıyor.
Çok selämnar götürün,
Padişah bobama.
Nicel gördünüz ayler hey,
Ölä da söleyin.
Nicel gördünüz evimi hey,
Субботина И.А. Гагаузы: расселение, миграция, адаптация. М., 2007.
Ölä da söleyin.
Субботина И. А.Гагаузы Северного Кавказа: об истории пере селения и численности. Поиски и находки.// Курсом изменяющейся Молдовы.М.,2006.С.232-245.
Düştü da ahtından.
Субботина И.А. К истории появления гагаузов на Северном Кавказе.// Курсомизменяющейся
Молдовы. Т. 7. Гостеприимств и ярмарки как институты соционор-мативной культуры. М., 2009. С.
386-402.
Чимпоеш Л. C. Дастанный эпос гагаузов.
Кишинев: Pontos, 1997.200 с.
Чимпоеш Л. “Евелки йылларын сеси”.//
“Ана сöзу”, октябринин 9, 1988. № 8. с.3.
Padişah buban, çocuk, hey,
Koca nınen mahrım kaldı,
İki da gözündän,
Hem küçük kızkardaşın,
Geçti dünä halinden.
Dengibozum, Dengiboz,
Çatıktır kaşın.
Çatıktır kaşın, Dengiboz,
ellädır gözün.
Elleinda , Dengiboz,
Dizili altın.
Stuyanın Türküsü
dizili altın)
Dön geeri Dengibozum, dön.
Göreim üzünü.
Elimizdän kaçırdık,
Akkavak kızını.
(Kisadcik-Golenko Aleksandra Andreevna, st.Proletarskoe, Kabardino-Balkariya)
***
Sus Stambul içindäatlar kaşınır,
Emir-paşa dedi, kılıç kuşanır.
Emir-paşa da dedi, dur bän varayım,
Sölemenin buazına köprü durayım.
Sölemenin köprüsü dardı geçilmäz,
Tunanın da suları buzdur, içilmäz.
(Kirçev Dmitriy Filipoviç)
***
Ne istersin, çocuum,
Ne istärsän, oolum?
İstemäm, anam, istemäm,
Hasta da olsam, kalkamam.
Ne istärsän, oolum,
Bir çift beygir mi istärsin?
İstemäm, anam, istemäm,
Hasta da olsam kalkamam.
Ne istärsän, oolum,
Telli pabuç mu istersin?
İstemäm, anam, istemäm,
Hasta da olsam, istemäm.
Ne istärsän, oolum, ne istärsän,
Telli gelin mi istärsän?
İstärim, anam, istärim,
Hasta da olıım, kalkarım.
(Yalama Nadecda Nikolaevna, Severnaya Osetiya k.Suhotskoe)
Stuyan üündü da üündü,
Türklerin kafenesindä.
Ürük atım var da, - dee,
- Gözäl Lenkem var, - dedi.
Paşa da onu işitti,
Arttı da çaarttı Stuyanı.
- Geläsin, Stuyan, geläsin,
Paşa da seni çaarêê.
Stuyan da geldi paşaya,
A, bekim, seläm da dedi.
Ya, buyur-sölä lafını,
Üünmüşün, Stuyan, üünmüşün.
Türklerin kafenesindä
Ürük atım var, - demişin,
Gözäl Lenkem var, - demişin.
Üüünmedim, paşa, üünmedim,
Bän sevindim da söledim.
- Gidäsin, Stuyan, gidäsin,
Üç gündä dünneyi dolaşasın.
İkindidä da geeri geläsin,
İkindidä da geeri gelmäsän
Ürük atını satacam,
Gözäl Lenkanı alacam.
- Ne olur, paşam, ne olmaz,
Atıma eer temiz verer.
Stuyan da gelee evinä.
Stuyan da yatêê dinnenmää,
Stuyan da kalkêê erken.
Stuyan da beegirinä em verer,
Kırmızı şarap-su verer,
Biaz da pirinç em verer.
Atı Stuyanın lafedee, - Satıya mı çıkarıcan,
Koşuya mı koşturucan?
Ne böölä erken em verdin,
Ne böölä erken su verdin?
- Ne satıya çıkarıcam,
Ne koşa koştêrêcam.
17
YENİ TÜRKİYE 81/2015
(dooru mayılda, Dengıboz
Paşaylan büük baasımız var,
Üç gündä dünneyi dolaşacam.
Alahtan Stuyana ses gelee,
- Gidäsin, Stuyan, Bolgrada.
Üç endezä bez alasın,
Eerin kaşına sarasın.
Çok sular, çok daalar geçecän,
Atına zarar olmasın,
Sana da veran olmasın.
(Dalov Ivan Antonovic, Kabardino Balkariya, st Ekaterinogradskoe)
№1
2. Fotoğraflar:
№1. Lübov Çımpoeş ve Georgiy Kışlalı, 1988 yıl, seferi çalışması sırasında, Ekatirinogradsk stanitsası, Kabardey - Balkar.
18
№2. M.V.Maruneviç ve Lübov Çimpoeş 1988 yıl. Misafirperver Popazovların evinde, sağdan sola doğru Aleksandra KısadcikGolenko,Sofya Buzadci, Mariya Popazova.
№3. Proletarski stanitsası gagauzları
ile genel fotoğrafı: Galina, Alena, İrina, Konstantin, Marina Popazovı, İra Buzadci, İrolov
bey, Aleksandra Kısadcik-Golenko, Sofya
Buzadci, 1987 yılın seferi üyeleri ile birlikte:
M.V.Maruneviç, L.S. Çimpoeş, G.K. Kışlalı.
№2
№4.Vinogradnoye köyü, E.S.Punarci
ve M.F.Çavdar.
№5. Lübov Çımpoeş ve dastanlar anlatıcısı Aleksandra Kısadcik-Golenko ailesiyle.
№6. Irolov bey.
№3
№7. S.S. Kuroglo, M.V. Marunevıç,
Lübov Çımpoeş. Kabardey - Balkar,1988 yıl.
YENİ TÜRKİYE 81/2015
№8. Sofya Buzadci, Malgobek köyü,
1988 yıl.
№9. Proletarskistanitsası, Popazov aylesi, 1970 yıl.
№10. Gençlikekibi, Kuzey Osetya,
Malgobekköyü,1950 yıl.
№4
№10
№7
YENİ TÜRKİYE 81/2015
№5
№8
19
№9
№6
Отзывы:
Авторизуйтесь, чтобы оставить отзыв